Bir çoğumuz sporlarla uğraşıyoruz. Fakat hiç spor yaparken nasıl hareket ettiğinizi merak ettiniz mi? Yemek yememizi, koşmamızı, yürümemizi, konuşmamızı, yazı yazmamızı, resim çizmemizi ve bunlar gibi bir sürü faaliyetimizi beynimiz kontrol eder. Beyin inanılmaz bir organdır. Son model bir bilgisayar tablet, telefon veya televizyondan bile daha iyidir. Çalışma şeklinin üstüne yoktur. İşte bugün size bu inanılmaz organı anlatacağım.
Peki beyin neyden oluşur?
Beyin, sinir hücresi olan nöronlardan oluşur. Nöron çekirdek, dendritler, hücre gövdesi, miyelin kılıf, akson, akson ucu gibi bölümlerden oluşur.
Nöronlar asla birbirine değmez. İşte bu yüzden çok özel bir bölümleri vardır; akson. Akson bir ağaç dalı gibidir, nöronun altında durur. Akson ucunda ise iletişime yarayan çeşitli kimyasallar salgılanır, nöronlar arası iletişimi sağlar. Bunlara “nörotransmitter” adı verilir.
Hipotalamus
Şimdi size beynimizin bir parçasından bahsetmek istiyorum. Hipotalamus beynimizin sadece %1’i kadardır. Hipotalamusun kendi içinde sayamayacağımız kadar bölümü vardır. Mesela bu bölümlerden bir tanesi, gözlerden gelen ışıkla ilgili verileri alır ve buna göre beynimiz bir gece gündüz takvimi belirler. Eğer güneş batmış ve gece olmuşsa, hipotalamus uyku getiren kimyasalları salgılamaya başlar. Biz de esneriz.
Vücudumuzdan gelen sinyaller hipotalamusta sürekli olarak değerlendirilir. Kalbimizden, böbreklerimizden, midemizden gelen sinyallere göre sürekli olarak gerekli hormonlar, kimyasal maddeler salgılanır. İnsülin(kandaki şeker oranını dengeleyen hormon) gibi hormonlar kan yolu ile vücudumuza yayılır. Bu yüzden kandaki hormonların oranı çok önemlidir. Hipotalamusumuz sürekli kan tahlili yapar ve bu hormon düzeyini olması gereken seviyede tutulmasını sağlar.
Hipofiz Bezi
Bu bez sağ tarafınızda sinüslerinizin arkasındadır. Hipofiz bezi oldukça küçüktür. Yaklaşık 0,8 gramdır. Fakat yine küçük boyutu sizi kandırmasın! Hipofiz bezi vücudunuzda birçok şeyi kontrol eder. Bu bez vücudunuzdaki birçok hormonu salgılar, bu nedenle ana salgı bezi olarak anılır. Hipofiz bezi aslında bir orkestra şefi gibi çalışır. Hemen üzerinde hipotalamus yer alır. Beynin üst merkezlerinden gelen emirler hipotalamusa ve oradan da hipofiz sapı aracılığıyla hipofiz bezine iletilir. Hipofiz bezi de hipotalamus ve ayrıca dolaşımdan gelen uyarılar doğrultusunda vücudun ihtiyacı olan hormonları salgılar, bu hormonlar da diğer endokrin bezlerin çalışmalarını düzenler. Hipofiz bezi, açlık, yaş, yemek yeme gibi faktörlere de bağlı olarak hangi hormonu, ne zaman ne kadar salgılayacağına karar verir. Hipofiz bezi salgıladığı bu hormonlarla, vücudumuzun gelişimi, organların çalışmaları ve enerji dengesinin sağlanması gibi konularda vücuttaki en önemli organlardan birisi konumundadır.
Talamus
Şimdi ise size beyinin bir parçasını daha tanıtacağım. Talamus 2-2,5 santimetrelik yumurtaya benzeyen iki parçadan oluşur. Talamus’un da kendi içinde bir sürü lobu vardır. Koku hariç görme ve işitme duyularımızdan gelen sinyaller önce talamusa gider ve oradan serebrumun ilgili bölgelerine gönderilir. Ancak bu işlem sırasında talamusun harika bir özelliği sayesinde işimiz kolaylaşır. Mesela kitap okurken okuduğumuz şeye odaklanırız ve etrafta olan bitenle ilgimiz bir miktar kesilir. Aslında o sırada çevredeki sesler kulağımıza gelmeye devam etmekte,gözlerimiz ise kitabın sayfalarından başka şeyler de görmektedir. Ancak bu veriler öne çıkarılmaz.Böylece kitap okumak, ders çalışmak,araba kullanmak, resim yapmak gibi bir şeyle uğraşırken dikkatimizi yaptığımız işe toplayabiliriz. Elbette buna talamus değil, biz karar veririz. Neye odaklanırsak, talamus oradan gelecek verilere odaklanır.
Beyinle ilgili daha fazla bilgi için Tarık Uslu’nun “Şu Acayip Beyin ve Şu Acayip İnsan Vücudu” ve Maris Wicks’in “İnsan Vücudu Tiyatrosu” adlı kitaplarını okuyabilirsiniz.